Sürenizi Seçin
5 Gün - 4 Gece
Tur Türü
Yurtdışı
Grup Büyüklüğü
25
Tr Rehberi
1

TAPINAK ŞÖVALYELERİNİN İZİNDE

ALBI - MONTPELLIER - CARCASONNE - TOULOUSE

Tur Hakkında

Tarih: 10 – 14 Ağustos 2025 (5 Gün – 4 Gece)
Güzergah: ISTANBUL – ALBI(1) – MONTPELLIER(1) – CARCASONNE(1) – TOULOUSE(1)
Ziyaret Edilecek Yerler:

  1. 1. Gün: İstanbul-Toulouse-Albi
  2. 2. Gün: Albi-Roquefort-Couvertoirade-Montpellier
  3. 3. Gün: Montpellier-Narbonne-Minerve-Carcassonne
  4. 4. Gün: Carcassonne-Montségur-Mirepoix-Toulouse 
  5. 5. Gün: Toulouse-Istanbul 

UÇUŞ BİLGİLERİ
Gidiş: 17 Eylül 2025 | TK1803 | İstanbul → Catania | 08:10 – 10:55
Dönüş: 14 Ağustos 2025 | TK1806 | Toulouse → İstanbul | 18:40 – 23:40

OTELLER
Albi: Mercure Bastide Hotel 4* (1 gece)
Montpellier: Mercure Centre Hotel 4* (1 gece)
Carcassonne: Mercure Cité Hotel 4* (1 gece)
Toulouse: Crowne Plaza Hotel 4* (1 gece)

FİYATLAR
İki kişilik odada kişi başı: 2175 EUR
Tek kişilik oda farkı: 575 EUR
Üçüncü kişi: 1875 EUR

BANKA HESAP NUMARALARIMIZ
Hesap Adı: Anka Turizm ve Ticaret Ltd.
BANKA ŞUBE PARA HESAP NO IBAN NO
Garanti Bankası Elmadağ Şubesi EUR 9090332 TR41 0006 2000 2340 0009 0903 32
Garanti Bankası Elmadağ Şubesi TL 6298296 TR08 0006 2000 2340 0006 2982 96
İş Bankası Harbiye Şubesi EUR 416252 TR97 0006 4000 0021 0010 4162 52
İş Bankası Harbiye Şubesi TL 448775 TR58 0006 4000 0011 0010 4487 75
Akbank Nişantaşı Şubesi EUR 188826 TR58 0004 6000 7503 6000 1888 26
Akbank Nişantaşı Şubesi TL 188823 TR17 0004 6000 7588 8000 1888 23

Hedef TOULOUSE
Kalkış Tarihi 10 Eylül 2025
Dönüş Tarihi 14 Eylül 2025
Dahil
  • THY ile İstanbul/Toulouse//İstanbul ekonomi sınıf uçak bileti.

  • Gezi programında belirtilen şekilde lux otobüsler ile transferler.

  • Albi Mercure Bastide (4*) Hotel’de 1 gece oda kahvaltı konaklama.

  • Montpellier Mercure Centre (4*) Hotel’de 1 gece oda kahvaltı konaklama.

  • Carcassonne Mercure Cité (4*) Hotel’de 1 gece oda kahvaltı konaklama.

  • Toulouse Crowne Plaza (5*) Hotel’de 1 gece oda kahvaltı konaklama.

  • Programda belirtilen akşam yemekleri (4 adet).

  • Programda belirtilen tüm geziler.

  • Gezi boyunca Türk rehberlik hizmeti.

  • Havalimanı Vergileri.

Hariç
  • Zorunlu seyahat sigortası (25 Eur).

  • Kişisel harcamalar ve yemeklerde alınacak alkollü-alkolsüz içecekler.

  • Programda belirtilmeyen hizmetler.

  • Yurt Dışı Cıkış Harcı, bahşişler, müze giriş ücretleri.

Uçak

Bu 5 günlük benzersiz tur, Fransa'nın güneyindeki tarihi şehirleri keşfetmek için mükemmel bir fırsat sunuyor. Albi'nin rengarenk sokaklarından Roquefort'un ünlü peynirlerine, Montpellier'in zarif atmosferinden Carcassonne'un Orta Çağ kalelerine kadar pek çok keyifli durağı bir arada deneyimleyebilirsiniz. Son olarak, Toulouse'un büyüleyici sokaklarında gezintiye çıkarak bu unutulmaz yolculuğunuzu tamamlayın. Bu tur, tarih, kültür ve doğanın mükemmel bir birleşimini sunuyor.

İstanbul Havalimanı, Dış Hatlar Gidiş Terminali’nde saat 05:00’de rehberiniz ile buluşma. Uçağa biniş işlemlerinin ardından, Türk Hava Yolları’nın TK1803 sefer sayılı uçağı ile saat 08:10’da Toulouse’a hareket ediyoruz. Yaklaşık üç saat sürecek uçak yolculuğu sonrası yerel saat ile 10:55’de, Pembe Şehir olarak da anılan Toulouse’a varış ve 1 saat mesafedeki Tarn Nehri kenarında bulunan Albi şehrine doğru yola çıkış. Varışı takiben UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan tarihi Albi şehir gezisi. Albigeois yani Albililer ismi, Katharlar'a kollarını açan Albi'den gelmekte ve onlara karşı yapılan toplu kıyım ise Albigeois Haçlı Seferleri olarak anılmakta. Bölge, Albigeois Haçlı Seferleri'nden sonra siyasi ve kültürel açıdan Kuzey Fransa'nın ve dini açıdan da Katolik Kilisesi'nin egemenliği altına girer. Bu dönemde inşa edilen Sainte-Cécile Katedrali'ni ziyaret. Aristokrat Kont Alphonse de Toulouse-Lautrec ve Kontes Adèle de Toulouse-Lautrec'in oğlu ünlü ressam Henri de Toulouse-Lautrec 1864'te Albi'de doğmuş. Eski piskopos sarayı Palais de la Berbie'nin içinde bulunan Lautrec Müzesi'ni gezme imkanı, Gezinin ardından otelimize yerleşme. Akşam yemeği, Albinin tanınmış lokantası L'Epicurien restoranda. Geceleme otelde.
Sabah kahvaltı sonrası, nefes kesen güzellikte manzaralar eşliğinde Büyük Causses Bölgesi'ne hareket. Roquefort sur Soulzon'da bulunan Roquefort Société tesisini ziyaret. Doğal mağaralarda ve mahzenlerde üretilen içi küflü, kokusu harikulade güzel olan ve A.O.C apelasyonu verilen ilk peynir olan ünlü Rokfor peynirinin lezzeti büyük bir farklılık taşımakta. Yöresel tatlan tadabileceğiniz serbest öğle yemeğinden sonra, UNESCO Dünya Mirası Listesine kayıtlı Causses Bölgesi'nde bulunan uçsuz bucaksız Larzac Platosu'na doğru hareket. Bu bölgede Tapınak Şövalyeleri'nin izni sürüceğiz. İlk Haçlı Seferi'nin ardından, 1118 yılında kendilerini İsa'nın Yoksul Askerleri olarak tanıtan 9 Şövalye Kudüs'e gelir ve 1127 yılında Avrupa'ya geri donerler. 1128 yılında Kilise Konseyinin kararı ile örgütleri Tapınak Şövalyeleri adlı dinsel ve askeri bir tarikata dönüşür. Tarikatın ilk amacı, Kudüs'ün korunması ve hristiyan hacıların güvenliği olmakla birlikte, gerektiğinde Hristiyan inancı ile Kilise'nin yararlarını korunmak için de savaşmaktır. Tarikatın üyeleri sadece büyük üstada, büyük üstat da sadece papaya karşı sorumluluk taşımaktadır. Kısa sürede hızla büyüyen tarikat Avrupa'nın her yerinde taşınmaz mülk sahibi olur. Ancak bu servetin tümü tarikatın malıdır. Tapınakçılar, sıkıntıya düşen tüccarlara, hatta krallara bile borç verecek düzeye gelirler. Büyük üstat Akka'da ölünce 1293 yılında yerine seçilen Jacques de Molay, tarikat merkezini Fransa'nın güneybatısındaki Languedoc Bölgesi'ne taşınmaya karar verir. Bu arada Papa ile Fransa kralı arasında güç kavgaları başlar. Sonuçta Philippe IV. kendisi ile uyumlu çalışacak Papa Clement V. seçtirmeyi başarır ve onun desteği ile Tapınak Şövalyeleri tarikatına son vererek, uzun süredir göz diktiği tüm mal varlıklarına el koyar. Tapınakçılar engizisyonda yargılanırlar, çoğu işkence gorür ve kendilerinden Hristiyan dininden sapkınlıkları konusunda itiraf belgeleri alınmaya çalışılınır. Fakat Hristiyanlığı yadsıdıklarını şiddetle reddederler. Hristiyan inancını savunur ama açıkça teslis dogmasına karşı olduklarını belirtirler. Bu aşamada tapınakçıların Katharlardan da esinlenmiş hatta Kathar inancını benimsemiş olabileceği sorgulanmaktadır. Tapınakçılar, tarikata bağışlanan Larzac Bölgesi'ndeki topraklarda Sainte Eulalie'de bir kumandanlık ve ona bağlı La Cavalerie ile La Couvertoirade adlı iki Tapınakçı kasabası kurmuşlar. Tarikat yok edildikten sonra, sonradan Rodos Şövalyeleri ve Malta Şövalyeleri olarak anılan Hospitalier Şövalyeleri bu kasabalara tahkimat yapmışlar. En iyi korunmuş olan La Couvertoirade kasabasını gezdikten sonra, Montpellier'ye hareket. Varışı takiben, Komedi Meydanı'na yakın bulunan otelimize yerleşme. Daha sonra, tarihi şehir merkezinde yürüyerek şehir turumuzu yapacak ve unutulmaz bir gezi olacak. Akşam yemeğimizi tarihi merkezde bulunan La Diligence Restaurant’ta alacağız. Geceleme otelde.
Sabah kahvaltısının ardından Montpellier’de serbest zaman. Daha sonra, Languedoc-Roussillon Bölgesi'ndeki Narbonne'a hareket. M.Ö. 118 yılında Galya'da, Roma'nın ilk sömürgesi olarak Narbo adı altında kurulan Narbonne, bir asır sonra Narbonensis (Narbonnaise) ilinin başkenti olur. Günümüzde Narbonne bölgesi şarapçılığı ile tanınmakta. Varışı takiben, şehrin kalbi olan ve 1901'de açılan meşhur hal binasının gezilmesi. Halin civarındaki yerel bir lokantada serbest olarak alınacak öğle yemeğinden sonra, tarihi Narbonne'da yürüyerek gezinti: UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan Canal du Midi’ye bağlı Robine Kanalı, eski köprü, katedral ve Başpiskoposların Sarayı, belediye sarayı meydanı ve Via Domitia (Rue droite) gibi şehrin en önemli yapılarını göreceğiz. Ardından, eski bir Kathar köyü olan stratejik konumdaki Minerve'e hareket. Bir kanyonun eteğinde konuşlanmış ve son derece pitoresk olan bu köye ulaşım yüzyıllardır tek bir köprü ile yapılmış. Geçmişte bir Orta Çağkalesi ile çevrili olan Minerve, adını Roma savaş ve akıl tanrıçasından almış. "Fransa'nın en güzel köyleri" labeli taşıyan Minerve gezisinin ardından, Kathar bölgesinin kalbinde bulunan ve Oksitanya'nın Orta Çağ atmosferini en güzel şekilde yansıtan Languedoc'un en tanınmış ve en çok ziyaret edilen şehri olan Carcassonne'a doğru yola devam. Günümüzde de Carcassonne iki ayrı şehirden oluşmakta. Biri, tepede yükselen ve UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan, üç kilometrelik çift surla ve 52 kule ile çevrili, Avrupanın en büyük kalesi olan tarihi şehir. Diğeri ise, Aude Nehri'nin öbür kıyısında uzanan aşağı şehir. Carcassonne'a varışı takiben, tarihi şehrin kapısındaki otelimize yerleşme. "Cité" olarak tanımlanan yukarı şehrin güzel atmosferi eşliğinde Le Donjon Restaurant’ta akşam yemeği. Geceleme otelde.
Sabah kahvaltısının ardından turumuza başlıyoruz. XIII. yüzyılın başlarında Papa III. Innocent, Toulouse Kontu'nun topraklarına karşı haçlı seferleri başlatır. Amaç Güney Fransa'nın Languedoc Bölgesi'nde etkisini sürdüren ve ayrılıkçı bir hristiyanlık inanışı olan Katharizm'den kurtulmaktır. Nitekim, tıpkı daha sonra Tapınakçılar gibi, Katharlar'da bu acımasız savaş esnasında ve daha sonrada Engizisyon tarafından yok edilirler. Toulouse Kontluğu'nun bir tımarı olan Carcassonne Vikontluğu'nun başkenti Carcassonne, son derece refah içinde, zengin bir şehirdi. XIII. yüzyılda Katharlara karşı Albigeois Haçlı Seferleri olarak adlandırılan toplu kıyım düzenlenince, Toulouse Kontu'nun yeğeni olan Albi, Béziers ve Carcassonne Vikontu Raimond-Roger Trencavel'in ateşli direnişine rağmen şehir, 1 ağustos 1209'da Simon de Montfort yönetimindeki Fransa Kralı'nın kuzey ordularına yenik düşer. Toplu göçe zorlanan şehir sakinleri, yedi yıl sonra dönmelerine izin verilince, geri gelir ve aşağı şehri kurarlar. Güçlü surların arkasında saklanan Carcassonne'un yukarı kısmı, halen Orta Çağ'ın en güzel ve en iyi korunmuş müstahkem şehirlerden birini oluşturmakta. Tarihi kalenin mahalleleri, Gallo-Romen surlar, kuleler ve Bazilika gezilecek yerler arasında yer almakta. Gezinin ardından, Aude Nehri Vadisi'nden geçerek Pirene sıradağlarının eteklerinde bulunan baş döndürücü Montségur Kalesi'ne doğru yola çıkış. İkili bir dünya görüşüne dayalı bir inanç olup felsefesini iyinin ve kötünün dengesi üzerine inşa eden Katharizm, en fazla beğenildiği Languedoc da etkili olur ve belirgin izler bırakır. Fakat her geçen gün daha güçlenip zenginleşen Roma Kilisesi'ne karşı olan ve Albililer olarak da anılan Katharlar, Engizisyon mahkemeleri tarafından yargılanıp katledilirler. 1244 yılında Papa'nın ordularına yenik düşen Montsėgur Kalesi, Kathar direnmesinin en önemli sembolüdür. Montségur köyünde serbest olarak alınacak öğle yemeğinden sonra, Mirepoix kasabasına doğru yolumuza devam. Kathar bölgesinin kalbinde bulunan Mirepoix, Oksitanya'nın Orta Çağ atmosferini en güzel şekilde yansıtan kasabadır. Ahşap galeriler üzerinde yükselen ve "colombage" adlı doldurma duvarlar ile yapılmış muhteşem binalar, tarihi kapalı pazar yeri, 22 metre genişliği ile Fransa'nın en geniş sahınına sahip Gotik Saint Maurice Katedrali ile güney Fransa'nın tipik bir Orta Çağ şehri olan "Bastide" de gezinti. Akşamüstü Toulouse'a varış. Garonne Nehri, Pont Neuf Köprüsü, St Pierre Köprüsü, Brienne Kanalı ve Midi Kanalı göreceğiniz panoramik turdan sonra Capitole Meydanı'nda bulunan otele yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme otelimizde.
Sabah kahvaltısının Kahvaltıdan sonra, Midi-Pyrénées Bölgesi'nin merkezi ve Languedoc (Oksitanya) Bölgesi'nin eski başkenti Toulouse'un tarihi merkezini yürüyerek gezeceğiz. UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alınan Canal du Midi'nin ve Garonne Nehri'nin geçtiği tarihi Toulouse, pembe şehir olarak da anılmakta. Capitole Meydanı; Orta Çağ'ın sonuna kadar güney Fransa'nın resmi dili olan Oc dilinde "Capitoul" olarak adlandırılan ve yüksek görevliler tarafından inşa ettirilip, toplantılarını yaptıkları Toulouse'un meşhur belediye binası Capitole, ihtişamlı iç mimarisi ile Jakoben Kilisesi ve Manastırı, zarif Bernuy Binası gibi zengin tüccarların oturdukları görkemli Rönesans stili evler, en büyük ve en iyi korunmuş Roman tarzındaki kiliselerden biri olan Saint Sernin Basilikası... Toulouse şehrinin güzel sanatlar müzesi olan Augustins Müzesi gezisinde göreceğiniz olağanüstü koleksiyonlar arasında "Sultan II. Mehmed'in Konstantinopolis'e Girişi" adlı yağlı boya tablo da bulunmakta. Şehirde serbest zamanın ardından, saat 15:30 gibi Toulouse Havalimanına transfer oluyoruz. Bilet ve pasaport işlemlerinin ardından, Türk Hava Yolları’nın TK 1806 sefer sayılı uçuşu ile saat 18:40’da hareket ediyor ve yerel saat ile 23:40’da İstanbul’a Hoşgeldiniz.